HEMŞİRELİK 1.SINIFTA ÖĞRENDİKLERİM

Merhaba arkadaşlar :)

Hemşirelik tercih etmek isteyenlere faydası dokunacağını düşündüğüm bir yazıyla karşınızdayım.

Ben Ankara Üniversitesi’nde Hemşirelik okuyorum. 2.sınıftayım şimdi.

Geçen yıl tercihlerde bölümü araştırırken çok fazla yazı ve video ile karşılaşmamıştım. Hemşireliği okuyan bir öğrenci gözünden tanımak istiyordum. Belki böyle düşünenler varsa diye böyle bir yazı yazmak istedim.

Hemşireliği pek istemeden yazmıştım sene 2018 yaz aylarındaydık. Zaten sınav senem hakkında düşündüklerimi ve tercih dönemiyaşadıklarımı anlattığım 2 yazım var okuyabilirsiniz.

Hemşirelik ağır meslek. Her türlü şeye şahit oluyorsun, sürekli hastalarla yakından ilgilenmen gerekiyor diye pek sıcak bakmıyordum. Bölümü kazanınca sevindim ama. Sağlık sektörüne bir adım atmıştım çünkü.

Sonra gün geldi uyum haftasına gittik. Fakülteyi, olanaklarını öğrendik.

Uyum haftasından sonra da ilk ders günü geldi. İlk ders Mikrobiyolojiydi. Hocamızı çok sevdim, güzel komik şeyler anlatarak dersi tamamlıyordu.

Şimdi bizim fakülteyi ve dersleri anlatacağım.

Fakültemiz küçük. Sınıfları bir tuhaf, sınıfın ortasında kolon var :) hocayı görmek zor, tahta da sıkıntı olabiliyor.  İletişim derslerini burada işledik 2.dönem.

Amfi küçük, karanlık ve havasız. Mikrobiyoloji derslerini burada işledik. Çoğu kişi uyukluyordu :)

Kütüphane de çok ufak. Çalışmaya yer yok. 20 kişi anca yani. Sadece hemşirelik öğrencileri 185 kişi zaten. Bir de diğer sbf bölümleri de var. Sınav haftasında çalışacak yer yok. Kantin bahçe tıka basa doluyordu. Biz de okula yakın olan MKM’ye gidip ders çalışıyorduk.

Labaratuvarlar da küçük. Bir yatak başında 25 öğrenci ders dinledik. Sıkışarak yani.

1 tane konferans salonu var orada inkılap dersi işledik ilk dönem. 2.dönemki inkılap dersini sınıflarda işledik.

İlk dönem sadece pzt günleri kendi fakültemizdeydik. Bir de inkılap dersleri için. Diğer günlerde hep Tıp fakültesine ait Morfoloji binasındaydık. Oradaki amfiler kocaman ve ferah. Anatomi, Fizyoloji, biyokimya, histoloji, patoloji, psikoloji derslerini orada işledik.

Sanal dersler de var. Bilgisayar, İngilizce, Türk dili.

2.dönemdeki dersler: Hemşirelikte temel ilke ve uygulamalar( esaslar), kişilerarası iletişim ve yardım becerileri, inkılap.

Sanal dersler: İngilizce , Türk dili.

Yani ilk dönem 11 ders vardı. 2.dönem 5 ders.

2.dönem hep kendi fakültemizdeydik. Sadece Salı ve Çarşamba günleri staj günü olduğundan hastanede oluyorduk. Üniforma zorunluluğu sadece stajda var.

Hemşirelik esasları dersi 3 kısımdan oluşuyor. Teorik, labaratuvar ve staj. O yüzden de 21 kredi ders. En önemlisi oydu. Staj 1.5 gün. Salı tam Çarşamba yarım gündü.

Ben ilk dönemi 3.37 ile kapattım. Ama 2.dönemde bakım planlarına hocalar düşük verdiklerinden sağ olsunlar , 3.31 e düştü ortalamam.

Hemşirelik esaslarında vize final haricinde, o notlara çok fazla etki eden bakım planları var.

Bakım planı yapmak benim gözümü çok korkutmuştu. Ama alışınca yapabildim. Hastanede  2 bölümde staj yaptı herkes. Stajda para almıyoruz. çünkü eğitim diye geçiyor. zaten bizi çırak gibi kullanmamaları için ve ayak işlerini bize yükletmemeleri için para almamalıyız. staj demem de yanlış aslında bu klinik uygulama diye geçiyor. staj daha kısa olduğundan onu diyoruz ama yanlış bizim durumumuzda. yine de kısaca böyle yazacağım. 

üniformamızı sadece stajdayken giyiyoruz. üstü beyaz, önlük de var, pantolon lacivert. gömlekte armamız var. biz 3 kıyafeti 60 tl ye almıştık galiba sıhhiyede bir yerden. zaten size gelecek okulun anlaşmalı olduğu yer muhtemelen.

Ben ilk stajımı Cebeci yerleşkesinde Ftr bölümünde yaptım. 5 hafta falandı.

İkinci stajım İbni Sina hastanesinde onkoloji bölümündeydi. 6 hafta falan yaptık.

Her iki staj bölümü için birer tane bakım planı yaptık. Öncelikle hasta seçti herkes. O hastanın kişisel bilgilerini ve hastalık öykülerini öğrendik. Sonra Virgiana Henderson’ın önceliklerine göre sorunları belirledik. Sorunları saptayıp onları nasıl tedavi edeceğimize dair araştırmalar yaptık. Tıbbi tanı belirlemek değil bizim işimiz. Sorun belirlemek. O sorunlara da yapabileceğimiz düzeyde hemşirenin görevi olan bakım planlarını yazdık.

Ben bir sürü sorun belirledim, çokça araştırma yaptım, makaleler okudum , tedaviler yazdım. İlk bakım planımı hoca çok beğendim dedi. Bizim klinikteki öğrenciler sordular hocam en beğendiğiniz hangimizin ödevi diye hoca da benim adımı söyledi. Böyle olunca çok sevindim. Ama ikinci stajımdaki hoca çok irdelemiş. En yüksek 70 falan vermiş hatta. Yani puanımı düşürdü.

Teorik ve pratik bilginin ikisi de önemli. Biri olmadan diğeri olmuyor.

Laboratuvar dersleri de vardı 2.dönem. ayakta dikilip hocanın uygulamasını izlerdik. Bir yatak başında 20 kişi falan olduğundan sıkıntı olurdu. Uygulmayı yapmak için de en çok 3 4 kişi seçilirdi. Yine de teorik gördülerimizi lab ortamında görmek daha iyiydi. Dikkatli izlenirse öğretiyor cidden.

1.sınıf verimli geçti. Ama keşke daha çok çalışsaydım dedim. Yabancı dilimi geliştirseydim. Derslerime daha çok özen gösterseydim. Çok boştu birinci sınıf. Sadece vize final haftası ve bakım planı teslim edileceği hafta yoğunduk. Ara tatil 40 gün süğrdü. Ben genelde dizi izleyip dinlenerek geçirdim. İyi de oldu bir yönden çünkü 2 yıl savaştım sınav senesiyle ve o tatili hak etmiştim.

Gözünüz korkmasın. 1. Sınıf güzel geçiyor. Arkadaş edinin ama herkese güvenmeyin. Herkes size istek atacak instagramdan. Ama bence sadece düzgün duranları kabul edin. Çok tuhaf insanlar var. Üniversitede hiç kimseye güvenmeyin bence. Arkadaş çevreniz geniş olsa da en önemli sırlarınızı sadece yakın bulduğunuz çok az insana anlatın. Hatta bence hiç anlatmayın. 

Hocalarla zaten iletişim kurulmuyor. Lise gibi değil.

 Tanımayacaklar sizi. İsminizi öğrenmeye uğraşmayacaklar. Liseden farklı. 

Garipseyebilirsiniz ama böyle. Ben 2.sınıfta az çok hocaları tanımaya başladım, aktif olunca hocalar da sizi tanıyor biraz. Hatta bazıları sizin numaranızı ekliyor ve gözlüyor. Özellikle stajdayken attığınız hikayelere dikkat edin. Ciddiyetten uzak, hastane ortamına yakışmayacak davranışlarda bulunmayın. Bizimkilerden bazılarının başı yandı fotoğraf konusunda. Bence instaya hoca eklemeyin ben hiç sevmem zaten bu tip şeyleri eklemedim de. Eklerseniz ekstra özen gösterin yani.

Okul yemekleri bence güzel değil. Tok tutmuyor. Çok yağlı ve garip bir yağ olduğundan mıdır nedir midem bulanırdı hep. Bu sene hiç almıyorum okul yemeğinden.

1.sınıfta; adapte olmaya çalışın, kitap okuyun, dizi izleyin, arkadaş edinin, ders çalışın, spora gidin, hobi edinin. Bolca boş vaktiniz var değerlendirin bunu :)

Hastanede ne yapıp yapmayacağınızı öğreneceksiniz yavaşça. Hemşirelerden gizli ve yanınızda onlar olmadan sakın uygulama yapmayın!! Ben biliyorum yaparım deyip gidip tek başınıza kan almayın, iğne yapmayın. Daha bunu yapmaya yetkiniz yok. Sadece yanınızda tecrübeli gerçek diplomalı hemşireler varsa onların gözetiminde uygulama yapabilirsiniz. Eğitim hayatınız boyunca bunu unutmayın, ne sizin ne başkasının başı belaya girmesin.

Klinik hocanızla iyi anlaşın. Anlamadığınız şeyleri sorup öğrenin. Çok hırslı davranıp başlarını ezmeyin. Düşüncesizce hareket etmeyin. Ben bilirim havasında dolaşmayın. Ani hareketler, gürültüler yapmayın ve kahkahalar atmayın. Hastane ciddi bir yer ve siz de ona ayak uydurmak zorundasınız.

Çok da kasvetli olacak diye bir şey yok. Hastalarla keyifli sohbetler edilebiliyor. Staj da öğrendiğiniz şeyler arttıkça kendinizi daha iyi hissediyorsunuz. Ama eğer ki stajda sevmediyseniz bu mesleği bırakın bence. Yani başkası yüzünden değil kendiniz bu mesleğe uygun olmadığınızı düşündüyseniz bırakın. Çünkü hemşirelik zor gerçekten. Sevmeyen yapınca insana zarar verir. Bizim de en öncelikle bilmemiz gereken “zarar verme sonra faydalı olacaksan fayda sağla” ilkesi. Buna zıt düşmeyin.

hemşirelik bakım planları için netten yardım alabilirsiniz. ama kitap da alın bence. ben Hemşirelik Süreci, Hemşirelik Tanıları, Dahiliye ve Cerrahide Hemşirelik Bakım Planları kitaplarını aldım. bayağı faydası dokundu 2.sınıfta. ama siz 1 den itibaren alın ki daha profesyonel olmayı temelden öğrenin bence. daha da çok kitap var özelden yazarsanız atabilirim.

Ben 1.sınıfı sevdim. Gayet iyiydi. Umarım sizler de seversiniz ve meslektaş oluruz. Bana her zaman aklınıza takılanı sorabilirsiniz. Bilgim varsa yardımcı olurum. İnstagramdan dm atabilirsiniz. Bu sene tercih döneminde bana yazan çok oldu. Daha çok kişiye ulaşırım diye bu yazıyı yazmak istedim.

ANKÜHEM var bizim okulun hemşirelik topluluğu. Böyle meslek topluluklarına katılın bence faydalı olur. 

Ayrıca ben 1.sınıftan itibaren THDÖK üyesiyim. Hatta şu anda genel yönetim kurulundayım. THDÖK: Türk Hemşireler Derneği Öğrenci Komisyonu demek. THD(TÜRK HEMŞİRELER DERNEĞİ)’nin 8 komisyonundan biri THDÖK. Buna mutlaka katılın. Ben mesleği oraya katılınca daha çok sevdim. Herhangi bir siyasi bağı yok, kazanç düşüncesi yok. Sadece hemşirelerin haklarını korumak ve iyileştirmek için var. Hemşirelik kanunlarımızın ve yönetmeliklerimizin çıkmasını bu derneğimiz sağladı. 

Amblemlerimizdeki bu lamba, FLORENCE NIGHTİNGALE'den ilham alınıp yapılmış. bu kadın çok önemli birisi. Modern hemşireliğin kurucusu ve LAMBALI KADIN diyorlar ona. Savaş yıllarında eline lambasını alıp tek tek hastalarla ilgilenirmiş.

Oradaki Prof.Dr. Saadet Ülker hocamız sayesinde bu kanunlar çıktı. Hakkımızı bu kanunlar koruyor. 1.sınıftayken de mutlaka o kanun ve yönetmelikleri okuyun derim. THD’nin sayfasında bulabilirsiniz. Saadet hocamız emekli hemşire ve hafta sonları biz öğrencilerle gönüllü bir araya geliyor. Ankara’da okuyan hemşirelik öğrencileri katılabilir. Hemşirelik hakkında ve dünya hakkında önemli konuları konuşuyoruz. Bize düşünmenin ve anlamanın nasıl doğru olacağını öğretiyor. Bilgiyi analiz etmeyi öğretiyor. Kendime kattığım çok şey oldu sağ olsun :)

erkek hemşirelere hemşir denmiyormuş, hemşire denilmeli. cinsiyet ayrımı yapılmadan. kep takmak artık kalktı, birinin altında değiliz biz profesyonel bir meslek grubuyuz. sağlık çalışanlarıyla ekip olarak çalışırız. ast üst durumu yok. bunlar öğrendiklerimin küçük bir kısmı.

Yani siz de THDÖK’e katılın, öğrencilikten itibaren meslek bilinciniz oluşsun. Diğer topluluklara da katılabilirsiniz. Genç Kızılay, Genç Yeşilay gibi…

Meslek hayatınızda başarılar dilerim. Umarım kimseye zarar vermeyiz ve faydalı olabiliriz. her yıl böyle öğrendiklerimi ve neler yaptığımı anlatacağım bir seri başlatıyorum. inşallah devamı gelir :)