Yayın tarihi: 4 Aralık 2019 (Londra)
Yönetmen: Sam
Mendes
TÜR: Dram/Aksiyon
SÜRE: 1 saat 59 dakika
Ödüller: Altın Küre Drama Dalında En İyi
Sinema Filmi Ödülü
OYUNCULAR: George MacKay,Dean‑Charles
Chapman,Richard Madden,Benedict Cumberbatch
***
FİLM YORUMUM:
Merhaba Oscar adayı savaş konulu 1917 yorumuyla geldim. Filmi
düşük kaliteli sinema çekimi olan siteden izlemek zorunda kaldım. Çoğu yerde Oscar
adayı filmleri telif yemişti. Etkinlik için de acele etmem gerekiyor yakında
tören var. Perili Ev blogunun sahibi Ebrar bir etkinlik başlattı, merak edenler detaya bakabilir.
Film güzeldi, konusu basitti, mekanlar harikaydı çok
gerçekçiydi. Çekimi etkileyici siz de duymuşsunuzdur akıcı bir teknik var, tek
odaklı kamera bir tane ve hep oyuncuların etrafında dönüyormuş havası verilmiş.
Bence çekimi harikaydı. Sanki o film atmosferindeymişiz gibi hissettim.
1.Dünya Savaşı yıllarında geçiyor film. 2 askere önemli bir
görev veriliyor. Almanların tuzak kurduğunu ve askerlerin saldırıdan
çekilmelerini iletmeleri gerek. Yoksa 16 bin küsur asker boş yere ölecek. Emir verilen
iki askerden birinin abisi o taburda olduğu için o göreve gitmeye istekli. Ama diğeri
bunun çok acele olduğunu iyice hazırlanmaları gerektiğini söylüyor. Çünkü Almanlar
sözde yerlerini terk etmişler ve onlar da o alandan geçmek zorundalar. Ne olacağı
belirsiz, güvenli bölgeden gitmeyecekler. Tehlikeli olan o yol var sadece. Yola
çıkıyorlar o tabura yetişmek ve savaşı durdurmak için.
Benim anlamadığım neden telefonla haber verilmediği. Acaba telefonlar
dinleniyor muydu da bu haberi oradan iletemediler?
Her neyse bu askerler yola çıkıyor, uzunca yürüyorlar, ölü
insan ve hayvanların yanından geçiyorlar, çamurlara giriyorlar. Sonra kötü bir
şey oluyor. Şaşırdım o kırılma noktasında çünkü beklemiyordum bunu. O noktadan
sonra film vasiyeti gerçekleştirmek için hareket eden asker filmi oluyor.
Filmde gösterilen mekanlar çok iyiydi dediğim gibi. Ölü hayvanlardaki
sinekler bile gösterilmişti. Deredeki ölü insanlar, yerdeki ölü atlar,
paramparça binalar, yaralı askerler beni etkiledi. Savaşın acımasızlığını ve
ölümün yalnızlığını, terk edilmişliği net olarak gördüm.
Oyunculuk iyiydi. Film bitince konusu basit geldi cidden. Film
sadece o haberi iletmek üstüne kurulmuş. Ama diğer yandan bakarsak da bu
basitlikte bir etkileyicilik var. O basit konu etrafında şekillenmiş gerçeğe
yakın bir atmosfer var. Oscar alır mı bilmiyorum alır gibi ama. Altın küreyi
almış sanırım.
Filmin sonu duygusaldı azıcık. Ama ben en çok o kırılma
noktasında üzüldüm ve o askerin karargaha ulaşmak için verdiği mücadeleden
etkilendim. Derede sürüklenmesi en etkileyici olan yerlerdendi o derede
gösterilenler de öyle. Askerin bebek ve
kadına yardım etmesi de hoştu.
Ayrıca askerler savaş alanına çıkınca onun da komutana doğru
koşması, düşe kalka gitmesi de etkileyiciydi. Komutan ise Benedict Cumberbatch’mış.
Bu da güzel bir detaydı :)
Ben de bu filmin en çok kamera olayını sevdim. Tek açıdan bakıyor olmamız bir bilinmezlik katmış ve atmosferin içine çekmiş izleyiciyi. O tek kameranın baktığı yerden başka bir şey göremiyoruz karakterin bildiklerinden başka bir şey bilmiyoruz bunu sevdim. Konu olarak ben de başka detaylar aradım izlerken ama görüntü ve teknik olarak başarılıydı. Ben de az önce oscar için toplu bir yazı yazmıştım düşüncelerimiz benziyor gibi sanki. Bakalım neler olacak :)
YanıtlaSilevet aynı şeyleri düşünmüşüz. muhtemelen en iyi kamera çekimi kategorisinde tam adını hatırlayamadım her neyse o kategoriden ödül alır mutlaka :)
SilKamera olayını okuyunca daha bir ilgimi çekti film. Ne zaman izlerim kestiremesem de bakacağım :)
YanıtlaSilizlersin umarım :)
Silbenim adayım buuuu. ama gönülden istediğim deee tavşan jojoooo :)
YanıtlaSilyaa ben de jojo ya da joker olsun isterim. ama her biri farklı kategoriden ödül almaz mı illa ?
Silalır herhaldesiiii görcez yarın :)
Silevet çok heyecanlı ilk kez oscar sürecini ucundan yakalasam da takip ediyorum :) ebrar sağ olsun
SilSavaş filmlerini pek sevmiyorum ben. Psikolojimi baya kötü yapıyor. Bu yüzden genellikle tercih etmiyorum. Bunu da izler miyim bilemedim.
YanıtlaSilben de pek sevmiyorum üzüldüğüm için. ama şans verip empati yapıp geçmişi düşününce de iyi ki izlemişim derim hep :)
SilAvusturya'da da o kadar çok savaş filmleri ve belgeselleri var ki bazen bıkıyorum bazen de merak edip izliyorum.
YanıtlaSilevet ya çok savaş filmi etrafta olunca ben de izlemek istemezdim
Sil