Yazar: Ali Bayram
Yayınevi: Arsine
Sayfa Sayısı: 530
Yayın Tarihi: 2019
Tür: Polisiye, Gizem
KİTAP TANITIMI:
“Sizin derin bir
uykuda olmanıza gerek yoktur. Kalabalık bir şehirde uyanık olmanın bir faydası
da yoktur. İnsanların kalabalığında günde en az iki cinayet işlenir.
Kurbanların yaşlı bir kadın, travesti oluşuna bakmaz katil, onları yüksek bir
balkondan atarak o ölüm ile yaşam arasındaki gözlerine düşen korkuyu önemser.
Bir kuyunun içinde onlarca öldürülmüş bedenlerin çürüyen etlerindeki o iğrenç
kokuyu merak eder. Çünkü her ölünün çürüyen etinin kokusu çok farklıdır. Hele
ki, derin bir kızıllığın içinde otopsiye giden cesedin kız yerine erkek oluşu
kadar, karmakarışık bir otopsi çöplüğüne dönünce hayat, işte ölüm yani ben
oradayımdır.”
Adli Tıpa
olayların sırasına göre tabut içinde getirilen cesetlerin sağ ayak
başparmaklarına takılan sıra numaraları ile işlem görmeye başlarlar.
“199 No’lu Kızıl
Sedyede getirilen ceset”
Hangi adli olayda
Kızıl Sedye kullanılırdı ki?
Tüm sedyeler ya
Beyaz ya da Gri olurlar.
Kızıl Sedye?
Tuhaf?
KİTAP YORUMUM:
Kitap Kuğulu Park Cinayeti’nin devamı. Hatta ben önce buna
başladım ama 2.kitap olduğunu anlayınca ilkini okudum ve sonra buna devam ettim.
Seri tarzda ilerleyen polisiye kitaplarını da severim. Çok güzel, uzun ve
aksiyonlu bir polisiyeydi. Ekibe yeni birisi gelmişti Karadenizli ve ben de
Karadenizli olduğumdan çok hoşlandım bu detaydan. Bu yeni gelen Balıkçı Veli,
ekibe neşe getirdi. Son olan kayıplarından sonra ekip biraz hüzünlüydü ve o
gelince espriler, güzel ekiplik ruhu iyice canlandı. Ayrıca Ümit de başka yere
gönderilmiş. Onun yerine sürpriz birisini alıyor müdür ekibe ve herkes şok
oluyor tabi ;)
Kitap Çinçin mahallesinin ücra bir yerinde duvara dayalı ve
üstünde Kızıl Sedye yazan bir erkek cesedi bulunmasıyla başlıyor. Cesedi
inceleyen Erhan Amir ağzında saklı olan kağıdı buluyor ve Kızıl yazdığını
görüyor. O zaman da eski cinayet dosyasında muallak kalan bir şeyler olduğunu
kesinleştiriyor. Sonra da bol karakterli, bol koşturmacalı, araştırmalı, bazen
komik bazen hüzünlü bir hikaye başlıyor.
Erhan amiri daha iyi tanıyoruz, ekiptekileri de öyle. Kitap bayağı
kalın ve okumam biraz zaman aldı. Derslerim ve etkinliklerim yüzünden. Aslında sürükleyici.
Altı çizilecek çok söz vardı. Ama kitapta yazım hatası çoktu. Bir sonraki
basımda düzeltilir umarım. Bazen öyle şeyler oldu ki anlamakta da zorlandım. Çünkü
dediğim gibi karakter fazlaydı ve bir sürü olay oldu. Ankara’yı betimlemeleri
de yine efsaneydi. Bu sefer daha çok gezdirdi yazar bizi Ankara’da :)
Çinçin’de öldürülen zengin bir adamdan, huzur evine, otel
müdürünün karısına, Dodo dayıya, travestiye, Leyla’nın hikayesine, Kabadayı
Kürt Şero’ya, kayıp kıza, papaza, bir cinayet romanına uzanıyor bu uzun soluklu
roman :) Ay bir de bunların müdürlerini hiç sevmedim valla sıktı adam beni.
Okudukça derinleşiyor. Derinleştikçe altından başka cinayetler
çıkıyor. Her karakterin hikayesi etkileyiciydi. Kötü adam bile olsa. Leyla’nın
hikayesini okumak da harikaydı bence.
Erhan Amir’in komşusu olan bir teyze var, amiri sürekli
evlendirmeye çalışıyor. Kaç yaşına geldin hala yalnızsın falan diye darlıyor. En
sonunda Erhan Amirin de hoşlandığı bir kadın çıktı ortaya: Leyla.
Yalnız kitabın sonunda Erhan Amir çok değişik bir şekilde
cinayeti çözüyor. Aslında her şey açıktaymış da onlar farkına varmamış. Katilin
kim olduğu net bir şekilde belliymiş. Tabii bunu kitapta tahmin edemiyoruz
çünkü sonundaki bir ayrıntıda anca kendini belli ediyor sonra da çözülüyor
zaten gizem.
Kitabı #polisiyetutkunları ekibimle aralık ayında okumak için seçtim . @yazaralibayram ‘a ve@arsine.yayincilik ‘a çok teşekkür ederim. Harika bir Türk polisiyesi okudum. Yazarımıza başarılar dilerim kalemi daim olsun =)
Yayınevinden okuduğum kitaplar:
Konusu iyi duruyor.Hemen okuma listeme ekliyorum:)
YanıtlaSilevet bence de okuyun :))
Silkaradeniz'den yakalamış desene seni :)
YanıtlaSilaynen öyle :)))
SilBilgilendirme için teşekkürler, vakit bulup okumak gerek.
YanıtlaSilKitapsız olmaz:))
YanıtlaSilson yazımdasın ciciş. gelcam yineee :)
YanıtlaSiluzun zamandır bloga bakamadık şimdi bakacağım :)
Sileveet bir aydır yoksuuun :)
YanıtlaSil3 tane yazım var yayınlancak. bayağı uğrayamadım çok yoğundu ocak başı aralık falan. sınavlar okul sosyal hayat ve instagram çok vakit alıyo :/
SilInsan kalabaliklarında her gün cinayetler işlenir... Ne kadar doğru...
YanıtlaSilgerçekten öyle. acımasız insanlar..
Silbunu da okuycim :)
YanıtlaSiloku yorumunu merakla bekliyorum :)
Sil