İlk Yayınlanma Tarihi: 1848
Yazarı: Fyodor Dostoyevski
Tür: Kurgu
Uyarlamalar: Düş Avcısı (1971), Beyaz Geceler (1957)
***
Merhaba :) @kitaplarm_ve_ben ile birlikte okuduk bu güzel kitabı. #elimizdekikitaplarıokuyoruz grubumuzda bu ay okumak için seçtik. @panamayayincilik tan okudum kitabı. Kısacık 95 sayfa, bir oturuşta bitti. Panama güzel basmış, puntosu kapağı güzel ama uyarıyorum sizi arka kapağını okumayın çokça spoiler yersiniz ;)
Dostoyevski insanları iyi tanımış gerçekten. Bu kitapta da iki karakter ön planda. Yalnız ve hayalperest bir genç adam bir gece ağlayan yalnız bir genç kadınla karşılaşır. Bir olay sonrasında sohbete başlarlar. Sohbetleri güzeldi.
Birlikte dört gece geçirirler sokakta konuşarak. Birbirlerini iyice tanırlar. Adam öyle yalnız ki, insanları gözlemliyor ama onlarla konuşmaya çekiniyor ve hiçbir şeyini anlatamıyor. Kimi kimsesi yok bakımsız bir evde yaşıyor, sadece ev sahipleriyle iletişim halinde. İlk başlarda diyor ki insanlar beni bırakıp tatile gidiyorlar yani o derece kendini şehirdekilerle bütünleştiriyor onları tanıyor gözlemlediği için ama kendisini onlara tanıtamıyor. Hayal kuruyor sürekli. çok acayip kişiliği vardı. Genç kız da babaannesi ile yaşıyor, babaannesi görme engelli ve kendi elbisesini kızın elbisesine iğneliyor. Kızın ayrılmasını istemiyor nerdeyse tüm günü dip dibe geçiriyorlar. Korkutucu bence bu derece bağımlılık. Adamla karşılaştıktan sonra hayatı değişiyor. Gerisini okuyun :)
Yazar insan psikolojisine hakim
zaten ve bu eserde de onu anlıyoruz bayağı. Aşık ve yalnız insanların
hissettiklerini, verecekleri kararı biliyor. İnsanlar öyle tuhaf ki. İstediği bir
şey olmayınca ondan vazgeçip başkasını isteyebiliyor veya istediği bir şeye
kavuşunca diğerini hemen terk ediyor vs.
İnsana insan lazım diye boşuna
dememişler. Her şeyi içimize atarsak bomboş bir yaşamımız olur. Birileriyle konuşmak
onunla arkadaş olmak için atılan ilk adım yani. Hayata karşı bu kadar çekingen
olmamak gerektiğini düşündüm okuyunca. Birisine tüm hayatını anlatıp, umut
verip sonra da çekip gitmek ne kadar kötü onu da düşündüm. Gerçi şöyle bir şey
de var insanlar hayatımıza girer, her biri bize bir şeyler katar ve gider
elbette. O andan sonra iki kişi de eskisi gibi olmaz. Biraz spoiler: Yine de
kitapta bunun tersi vardı aynı şekilde yaşamak nasıl mümkün olabilir? Adam artık
konuşmuş, kendini açmış bir daha içine kapanamaz bence, sadece orasını
beğenmedim.
Türlü türlü şeyler yazılabilir
kitap hakkında, ben severek okudum. Size de tavsiye ederim, Dostoyevski’ye
başlangıç kitabı da olabilir Beyaz Geceler.
Gerçekten güzel bir kitaba benziyor okumadım henüz. Listeme ekledim. :)
YanıtlaSilşimdiden iyi okumalar o halde =)
SilMerhaba ziyaretime gelmişsiniz. Teşekkürler:) Takipteyim sizi. Sevgiler...
YanıtlaSilben de teşekkür ederim :))
SilSıklıkla karşılaşıyorum bu kitapla ama okuma fırsatı bulamadım henüz. Emeğine sağlık, güzel yorumlamışsın. Okumak isterim bende :)
YanıtlaSilevet okumalısın güzeldi :) her şeyin bir zamanı var o gelince okursun sen de :)
SilDostoyevski'den yalnızca Yeraltından Notları okumuş ve yazarın dilini sevmiştim. Bu kitap aklımda yoktu ama listeye aldım. :)
YanıtlaSilben de o kitabını okuyacağım bekliyor kitaplığımda :)
SilBeyaz geceler ile başlamıştım Dostoyevski'ye. O yüzden yeri ayrıdır bu kitabın bende:)) Yazını gördüğümde tekrardan okuyasım geldi kitabı:)
YanıtlaSiltekrar tekrar okunabilecek kitaplar yazmış dostoyevski gerçekten iyi yazarlardan insan her okuduğunda farklı şeyler buluyor :)
Silfilmi de cok güzeeeel, eski siyah beyaz, bir de radyo tiyatrosu var mutlaka dinleeee :)
YanıtlaSilevet filmi izlemek aklımdaydı radyo tiyatrosunu da dinlerim inşallah çok sağ ol :))
Silgüzel kitaba benziyor teşekkürler :)
YanıtlaSilöneririm, şimdiden iyi okumalar :)
Silevet gayet iyiydi :)
YanıtlaSilRus yazarları favorim. Dostoyevsky de en sevdiklerimden 😊
YanıtlaSil