30 Ağustos 2018 Perşembe

ÇOK BİLİNMEYEN GÜZEL KİTAP SERİLERİ


Merhaba bugün blogumda yeni bir şeye başlayacağım. Yeni seriler keşfettikçe buraya ekleyeceğim. Aynı şekilde sizin de okuduğunuz ve popüler olmayan güzel seriler varsa yorumda belirtin. Bu arada yaptığım sıra en güzelden kötüye falan değil. Her biri çok güzel. Ben sırayı aklıma gelme sırasına ve okuma sırama göre yapıyorum.

1) LORİEN EFSANELERİ – PITTACUS LORE
Bu seriyi kütüphaneden bulduk arkadaşlarımla. Sonradan 3.kitabının çıkması çok uzun sürdü. Seriyi toptan alıp baştan okumayı da çok istiyordum çünkü yıllar önce okudum ilk iki kitabını. Bir gün markette 10 tl ye ikinci kitabını görünce hemen aldım. Sonra Okuoku sağ olsun bir indirim yaptı. Diğer iki kitabı da onar liraya aldım. Tek sıkıntı seri pek bilinmediği için yayınevi diğer kitapları çevirmiyor. Artemis yayınları lütfen artık seriyi tamamen çevirip bitirin. Okuoku sayesinde bilinme seviyesi de yükseldi. Fiyatı cok uygun olduğu için millet aldı daha neyi bekliyorsunuz seriyi çevirmek için? =)


(FOTOĞRAF BANA AİT)

Seri 7 kitaptan oluşuyor. Bazı ekler var onlardan biri 2.kitabin icine koyulmuş. Seri çevrilirse yine bu şekilde yaparlar ve daha az kitap çıkartırlar.

DÖRT NUMARA BENİM YORUMUM İÇİN TIKLAYIN :)
ALTI NUMARANIN GÜCÜ YORUMUM İÇİN TIKLAYIN :)



Seri ile ilgili ilginç olan şey yazari. Yazar bilinmiyor. Kendini hiç göstermemiş. Kitabin başında bir tanıtım var ama seri ile ilgili bir şey. Onu okuyunca kitap daha da gerçek duruyor. Sanki tüm olanlar gerçekmiş gibi hissediyorsunuz.

2) PERG EFSANELERİ – BARIŞ MÜSTECAPLIOĞLU

27 Ağustos 2018 Pazartesi

GÖRÜNMEZ ADAM – H.G. WELLS


Bilimkurgunun kültlerinden birisi olan Görünmez Adam kitabını yorumlamayı çok istedim. Belki bu konudan sıkılmışsınızdır görünmezliğin işlendiği onca kitap ve filmler var. Ama bu kitap çok eski zamanda yazılmış ve müthiş bir zeka sonucu ortaya çıkmış. Görünmezliği mantıklı açıklayan ilk kitap sanırım.

H.G.Wells'in okuduğum ilk kitabı ve kesinlikle son olmayacak =)

Bir bilim insanı yıllarca deneyler yapıyor görünmezliği bulmaya çalışıyor. En sonunda buluyor. Bunu tüm dünyaya yaymadan önce kendi üstünde deniyor / denemek zorunda kalıyor. En başta sadece bilim tutkusuyla başlayan bu macera sonradan insanlık dışı bir şeye dönüşüyor. Wells bile Görünmez Adamı bize sevdirmeye çalışmıyor daha çok onu eleştiriyor ve yermeye çalışıyor. Bu çok garipti. Görünmez Adamı kimse anlamaya çalışmıyor çünkü insanlar bilmediğinden korkar. Özellikle görmediği ama sesini duyduklarından. Herkes ona zarar vermeye çalışıyor arkadaşı bile.


(FOTOĞRAF BANA AİT ALMAYINIZ.)

İlk başta Görünmez Adam yapacağı harika şeyleri düşünerek çok daha tutkulu bir halde oluyor ama sonradan acı gerçekleri fark ediyor. Soğuk bir kış gününde hem de kar yağarken çıplak bir halde dolaşmak çok zor. Kar birikintisi üzerini kaplarsa varlığı ortaya çıkar. Çamura basarsa ayak izi bırakır ve çocuklar fark eder. Yemek yerse sindirmeden insan içine çıkamaz çünkü yemekler görünür haldedir.

 Görünmez olunca kiralık evini de kaybetmek zorunda kaldığı için kış gününde yatacak yer bulmak çok zor olur. Böyle iğrenç durumlar onu insanların gelip gitmediği Iping kasabasına yönlendirir. Üstüne bir palto giyer. Yüzünün tamamına sargı bezleri, takma burun ve kocaman gözlükler yerleştirerek kasabaya gelir. Bu esrarengiz yabancıyı hiç misafiri olmayan han sahipleri şaşkınlıkla karşılar. 

Bu adam uzun süre gözlerden uzakta yaşar ama işte insanlar merak etmeden duramaz. Bu adamı rahat bırakmazlar. Oysa tek istediği parasını ödediği odasında kimseyi görmeden huzurla çalışıp deneyi tersine çevirecek bir yol bulmaktır.

17 Ağustos 2018 Cuma

LEKELİLER - SARAH DALTON (LEKELİLER # 1)

Yazar: Sarah Dalton
Çevirmen: Hazal Dinçer
Yayınevi: Agapi
Sayfa sayısı: 328
İlk basım yılı : 2015
Tür: Distopya, Genç Kurgu
KİTAP TANITIMI:
Genetik Geliştirme Bakanlığı, bir Kırılma gecesinde İngiltere'yi ele geçirir ve her şeyin mükemmel olduğu bir dünya yarattığını düşünür. Ancak her güzel şeyin ve kusursuz bir dünya yaratmanın elbette bedeli olacaktır.

Büyüleyici klonlarla dolu bir dünyada Mina Hart, genleri değersiz bir Lekeli'dir. Ve bu durumu onun bütün haklarını elinden alır; eğitim hakkını, normal bir yaşam hakkını, aile kurma ve tabii ki çocuk doğurma hakkını. Tehlikeli bir sır saklayan Mina'nın, Aziz Jude Okulu'ndaki ilk gününde Angela'yla tanışana kadar hiç arkadaşı olmamıştır. Ancak arkadaşlıkları hayatlarına Angela'nın üvey kardeşi Daniel dâhil olunca biraz karışır. Çünkü Mina, Daniel'ın doğal haline ve gizemli gücüne karşı koyamayacaktır. İşin içine Mina'nın konuşmasının dahi yasak olduğu mükemmel klon Sebastian da karışınca her şey birbirine girer ve nihayetinde kendilerini aşk ve isyan dolu bir yolculuğun ortasında bulurlar.

KİTAP YORUMUM:

Çok fazla bilinmeyen bir serinin ilk kitabi Lekeliler.
Günümüzden yıllar sonra Genetik Geliştirme Bakanlığı mükemmel klonlar oluşturur. En güzel, en yakışıklı, en etkileyici insanlar ortaya çıkar. Sonra bu gittikçe artar ve gerçek insanları genleri değersiz bir Lekeli olarak ilan ederler. Dünyayı mükemmel klonlar ele geçirir.
İnsanları değersiz gördükten sonra çok daha iğrenç şeyler yaparlar. Gerçek insanların eğitim hakkını, çocuk doğurma hakkını , aile kurma hakkını ellerinden alırlar. Kısacası onları belli bir yaşa gelince kısırlaştırıp akli dengelerini de bozarlar ve normal yaşama hakları olmaz.

Laboratuvarda üretilen klonlar, doğal insanları hizmetçi olarak görür ve kullanır. Çok ilginç bir olay cidden. Şu anda dünyada klon yapmak her ülke tarafından yasak ama böyle bir şey olsaydı tıpkı bu kitaptaki gibi olurduk biz insanlar. 

Okurken hep kendimi o dünyada hissettim ve iğrendim böyle bir zihniyetten. Her şey yapay ve sahte. Yapay ve sahte olan güzellikler  doğal güzelliğin önüne geçmekle kalmayıp onu esir ediyorlar.

6 Ağustos 2018 Pazartesi

DİZİ YORUMUM // 3%


İsmi dolayısıyla ilgimi çeken ve fazla bilinmeyen bu Netflix dizisini yorumlamak istiyorum. Netflix dizilerini duymayan yoktur. Çok ilginç konuları olan diziler var. Bazıları sosyal medyada abartıldı ama bu dizi fazla bilinmiyor. Bende tanıtmak istedim.

Uzak bir gelecekte Brezilya ikiye bölünmüş. Kara ve Açıklar olarak. Kara halkı aşırı derecede fakir. Açıklar ise lüks hayatın olduğu, seçilmiş bilim insanlarının yetiştiği bir yer. Dizinin orijinal dili Portekizce.

Konusu ilginç. Distopik bir gelecek var evet. Dünyaya ne olduğu neden bu hale geldiklerine pek değinmiyor.

Karadaki insanlara her yıl yapılan Süreç ile birlikte Açıklar’a geçme hakkı veriliyor. Bu hiç kolay değil . Türlü sınavlardan geçiyorlar.  Zeka, kurnazlık, grup çalışmaları, fiziksel güç, psikoloji vb her şey ölçülüyor. 20 yaşına gelen Karalılara bu hak veriliyor ve sadece %3 ü Açıklar’a geçmeye hak kazanıyor. Geçemeyenler karada kalıyor ve bir daha katılamıyor.

Düşünün. Çok fakir bir yerde yaşıyorsunuz. Elinizde imkan yok. Iyi bir hayat için tek bir şansınız var. Geçmek için hazırlamanız gerek ama onun için bile imkan kısıtlı. Sürece giriyorsunuz eğer geçerseniz mükemmel bir hayatınız olacak ama tekrar oraya dönme şansınız yok. Sevdiklerinizi, ailenizi geride bırakacaksınız yani. Geçemezseniz de ömür boyu fakirliğe mahkum kalacaksınız. Yapacağınız tek güzel şey çocuk yapmak. Ama çocuğa bakmak bile sıkıntı olacak. İğrenç derecede zor bir hayat bekleyecek sizi.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...