Yayınevi : Koridor Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 229
Baskı Yılı: 2009
***
KİTAP TANITIMI:
Beyaz Zambaklar Ülkesinde, Mustafa Kemal Atatürk zamanında Türkçeye ilk kez çevrildi. Atatürk, kitabı okuduğunda bu destansı başarıya tek kelimeyle hayran olmuştu. Derhal kitabın ülkedeki okulların, özellikle askeri okulların müfredatına dahil edilmesini emretti. Türk askerleri ülkelerindeki “yaşamı yenilemek” için mutlaka bu kitabı okumalıydılar. O vakitler, kitap o kadar çok ilgi gördü ki, Kuran-ı Kerim’den sonra en çok okunan kitap haline geldi.
Bu kitap tüm yoksulluğa, imkansızlıklara ve elverişsiz doğa koşullarına rağmen, bir avuç aydının önderliğinde; askerlerden din adamlarına, profesörlerden öğretmenlere, doktorlardan işadamlarına kadar, her meslekten insanın omuz omuza bir dayanışma sergileyerek, Finlandiya’yı, ülkelerini geri kalmışlıktan kurtarmak için nasıl büyük bir mücadele verdiklerini, tüm insanlığa örnek olacak biçimde gözler önüne sermektedir.
KİTAP YORUMUM:
Herkesin okuması ve anlaması gereken bir kitap. Mutlaka kütüphanenizde bulunmalı...
Bataklık bir ülke olan Finlandiya'nın kuruluşunu ve gelişmesini anlatıyor. Kuruluş hikayesi olduğundan biraz ağır ilerliyor. Başlarda sıkılabilirsiniz ama sonra kitap sarıyor ve ne olduğunu anlamadan bitiriveriyorsunuz :D
Finlandiya halkı da ülke toprakları gibi bataklığa gömülmüş cahil ve tembel insanlar. Bir gün Snelman diye bir adam halkın içindeki fitili atesliyor ve o zaman halk kendine geliyor. Birbirlerine yardım etmeye ve el birliği ile ülkelerinin gelişmesine katkıda bulunuyorlar. Onlar yaşam mimarı oluyor...
Bilim adamları yatarak para yemek yerine tekrar okuyup bilgi sahibi olmaya başlıyorlar. Papazlar halkın maneviyatini güçlendirmeye uğraşıyor. Eğitim sistemi hiç derecesindeyken dünyanın en iyi eğitim sistemi haline geliyor. Küçücük bir bataklığı tabiri caizse gül bahçesine çeviriyorlar. Mükemmel bir yükseliş hikayesi. Sıfırdan hayat kurma, yaşam mimari olma hikayesi. Buna önderlik eden bir kaç kişiyken zaman geçtikçe tüm insanlar yardım ediyorlar. Hastalıklar cahillikler azalıyor. Herkes elinden geldiği kadarını yapıyor. Tembellik bitiyor. Refah seviyesi yükseliyor.
Baş karakterler: Snelman, Papaz McDonald, Halkın doktoru, Tatlıcı Kral Yarvinen, Ayakkabı Kralı, Yumurta Kralı (bu krallar aslında tüccar ve üçünün hikayesi çok etkileyiciydi)
Halk o kadar sefil bir durumdaydı ki okurken hayret ettim. Ama sonra bu önderlerin etkisiyle kendilerine geldiler ve baya iyi bir iş çıkardılar.
Yokluktan ta nerelere kadar geldiler. Hiçbir şeyleri yokken emek sarf ettiler okudular. Çünkü onların ellerinde okumaktan başka bir imkan yoktu. Şu anda dünyada en iyi eğitim sistemine sahip yer Finlandiya.
Ayrıca kitap Atatürk'ün okullarda okutulmasını zorunlu kıldığı bir kitapmış...
Dediğim gibi herkesin okuması gereken bir kitap. Dersler çok yoğun ilerliyor ama fırsat buldukça okuyorum ve boş vaktimde yorumlayacagim diğer okuduklarımı...
-AMARİL-
Geçenlerde okuduğum ve bir süre etkisinden çıkamadığım bir kitaptı benim için. Konusu ve sonu belli olsa da yazarın anlatış biçimi kitabı akıcı kıldı(fakat ben senin aksine başta değil ortalarda sıkılırmış gibi oldum ama sonra hemen geçti😜) Okuyun okutturun tarzı bir kitap :)
YanıtlaSilEvet dediginiz gibi bir bir kitaptı. Özellikle eğitimciler ve yöneticiler mutlaka okumalı diye düşünüyorum :)
Sil