Türkiye’miz, milletimiz,
askerimiz, polisimiz kelimelere sığmayacak kadar zor günlerden geçiyor. Bir gün
bunlarda geçecek ama kalbimizdeki acı ve hatıralar unutulmayacak, geçmeyecek…
Aslında böyle bir
yazı yazmayacaktım. Bu günlerde kimseye güven olmuyor. Her önüne geleni
eleştiriyorlar, sonuna kadar okumanızı rica ediyorum. Asla siyaset yapmam,
konuşmayı da sevmem bu konuda. Bu yazıda okuyacağınız şeyler Türkiye ve aziz
milletimiz, yaşadıklarımız, üzüntülerimiz, gururumuz olacak.
Öncelikle herkesin
başı sağ olsun. Bugün şehitlerimizi defnettik. Allah’tan şehitlerimize rahmet,
ailelerine ve tüm Türkiye’ye sabır diliyorum.
O geceki
yaşadıklarımızı bir daha yaşamayalım. Hayatım boyunca darbe kelimesinin ne
çağrıştırdığını anlamamıştım, hep saçma bulurdum. Yaşım daha 17. Yakında reşit
olacağım ama yine de anlayamam. Ama anladığım bazı şeyler var.
Mesela bu ülkenin
üniformasını giydiği halde, ordunun siyasete karışmamasını söyleyen Atatürk’ün
meslektaşı oldukları halde gelip yönetime el koymaya çalışan hainlermiş. Kendi
ana babası da bu topraklarda yaşadığı, ekmeğini yediği halde zorla masum
erlerimizi kandıranlarmış.
Annemin gözlerindeki ülkemiz ve geleceğimiz için duyulan korku ve göz yaşlarıymış. Babamın sesinde daha önce hiç duymadığım öfke ve çaresizlikmiş.
Babamın gözlerindeki eğer darbe olursa bu güzelim ülke ne hale gelir, bu topraklarda evlatlarım nasıl yaşar sorusuymuş.
Kardeşimin hiçbir şey anlamadığı halde bizim gerilmemizle onun da gerginleşmesi ve hissettiği korku yüzünden sabaha kadar korkudan karnının ağrımasıymış. Normalde sarılmaktan ve sevgi sözcüklerinden hoşlanmayan kardeşimin bana sarılarak uyumaya çalışması ve belki de ‘eğer ölürsek söyleme fırsatım olmaz diye düşünerek bana seni seviyorum demesiymiş.’
Türk milletinin kendi askerinden şüphe etmesiymiş. Daha gencecik askerleri kandıran, bize ihanet eden asıl hain rütbelilermiş.
Masum bir askerimizin gözlerindeki anlamayan ifade ve bizlere masumluğunu ve ihanet etmediğini anlatma çabasıymış.
Komutanı halkı vur diye emrettiği halde 'ben milletime ateş etmem kendimi vururum' diye kendine ateş eden askerimizmiş.
Vatanı korumak için meydanlara çıkan ama hain askerlerin attığı kurşunlarla şehit olan milletimizmiş. Havadaki jetlerin her an üstümüze düşeceği korkusuyla sabahlamakmış.
Evimizde vatan elden gidebilir korkusuyla dua etmek, titreyen sesle Fetih okumak ve gözden düşen yaş demekmiş.
Küçük bir çocuğun annesine darbe ne demek sorusunu cevaplamaya çalışıp da ne diyeceğini bilemeyen ama vatanı kurtarmak için sokağa çıkacağız uyan kızım diyen bir anne demekmiş.
Yıllar sonra çocuklarımıza bu tarihi anlatırken yüreklerimizdeki acı ama gözlerimizdeki Türk olmanın gururuyla bugünlere dönüp anlatmak demekmiş.
Darbe demek bir ülkeyi onlarca yıl geriye götürmek, bitirmek demekmiş…
Darbeye hayır demek acı, hüzün, korku ama cesaretle vatanı korumak için kendini öne atmakmış…
Annemin gözlerindeki ülkemiz ve geleceğimiz için duyulan korku ve göz yaşlarıymış. Babamın sesinde daha önce hiç duymadığım öfke ve çaresizlikmiş.
Babamın gözlerindeki eğer darbe olursa bu güzelim ülke ne hale gelir, bu topraklarda evlatlarım nasıl yaşar sorusuymuş.
Kardeşimin hiçbir şey anlamadığı halde bizim gerilmemizle onun da gerginleşmesi ve hissettiği korku yüzünden sabaha kadar korkudan karnının ağrımasıymış. Normalde sarılmaktan ve sevgi sözcüklerinden hoşlanmayan kardeşimin bana sarılarak uyumaya çalışması ve belki de ‘eğer ölürsek söyleme fırsatım olmaz diye düşünerek bana seni seviyorum demesiymiş.’
Türk milletinin kendi askerinden şüphe etmesiymiş. Daha gencecik askerleri kandıran, bize ihanet eden asıl hain rütbelilermiş.
Masum bir askerimizin gözlerindeki anlamayan ifade ve bizlere masumluğunu ve ihanet etmediğini anlatma çabasıymış.
Komutanı halkı vur diye emrettiği halde 'ben milletime ateş etmem kendimi vururum' diye kendine ateş eden askerimizmiş.
Vatanı korumak için meydanlara çıkan ama hain askerlerin attığı kurşunlarla şehit olan milletimizmiş. Havadaki jetlerin her an üstümüze düşeceği korkusuyla sabahlamakmış.
Evimizde vatan elden gidebilir korkusuyla dua etmek, titreyen sesle Fetih okumak ve gözden düşen yaş demekmiş.
Küçük bir çocuğun annesine darbe ne demek sorusunu cevaplamaya çalışıp da ne diyeceğini bilemeyen ama vatanı kurtarmak için sokağa çıkacağız uyan kızım diyen bir anne demekmiş.
Yıllar sonra çocuklarımıza bu tarihi anlatırken yüreklerimizdeki acı ama gözlerimizdeki Türk olmanın gururuyla bugünlere dönüp anlatmak demekmiş.
Darbe demek bir ülkeyi onlarca yıl geriye götürmek, bitirmek demekmiş…
Darbeye hayır demek acı, hüzün, korku ama cesaretle vatanı korumak için kendini öne atmakmış…
Ama Allah a şükür
istedikleri olmadı. Biz kahraman Türk milleti ve ordusu bir grup haine engel
olduk. Ellerimizde şanlı Türk bayrağı, göğsümüzde iman ve cesaretle silahlı
asıl hainlere karşı çıktık. Biz Türk milleti 15 Temmuz gecesi bir kez daha
zafer yazdık tarih sayfalarına. Amaçları bizi bölmek olan iç ve dış
düşmanlarımıza bir kez daha yenilmeyeceğimizi gösterdik…
O gece jet seslerini
ilk duyduğumda ne olduğunu anlamadım. Babam namazdan eve geldi tvyi izledi Askeri
Darbe ilan edilmiş dedi. Annem düğüne gitmişti o sırada eve girdi. Babam hala
tekrarlıyordu aynı şeyi inanamazcasına. Annem o ne demek ne oluyor diye sordu. O
anda ben işin ciddiyetini anladım. Korkuyla televizyona baktık. Herkes bir
şeyler diyordu. Sonra meydanlara çıkın denildi. Tabi babam fırladı yerinden
gidecek. Bu saatte araba yok ego yok. Kızılaya nasıl gitsin. Bir de güvenemedim
önce o kalabalıkta askerler tankla herkesi tarar ya da bunu fırsat bilen
teröristler bombalarlar milleti diye. Ama cumhurbaşkanı ve diğer herkes
ciddiyetle meydana çıkın deyince millet sokaklara çıktı.
Biz annemle evde
Kuran okuduk. Dua ettik, teşbih çektik. Tepemizden bir an bile jet sesleri
kesilmedi. Televizyondan da olanları izledik. Gece boyunca tv kapanmadı tabi. Türk
milleti uyumadı. Sokağa çıkmayanlar bile rahatça uyuyamadı. Çünkü iş ciddi. Gerçekten
Türkiye, demokrasi, bugüne kadar savaşını verdiğimiz onca şey elden gidecekti. Gözlerde
yaş, korku ama iman ve cesaretle dualar eksik edilmedi. Fetih’ler okundu. İmkanı
olanlar meydanlara çıktı. Tüm herkes siyasi görüşü ne olursa olsun birlik
oldu. Elinden gelen ne varsa fazlasını yaptı. Tekbirler ve kelimei şehadetlerle yürüyüşler yapıldı. Tanklar ele geçirildi.
O gece biz sokağa
çıkamadık dediğim gibi. Ama kuzenimgil çıkmış asla erlerimize el kalkmamış,
onları korumuşlar. Asıl suçlu askerler olan birkaç rütbeli, darbeyi kendisi
okumayacak ama bayan bir spikere okutacak kadar korkak olan sonrada bu işi
beceremeyince ülkeden kaçanlar.
Bu arada Trt spikeri
Tijen Karaş’ı tebrik ediyorum. Sakarya valisiydi sanırım, o da halka birlikte
tüfeğini alıp önden giderek tankları geri püskürtmüş, onu da tebrik ederim. Zaten
Türk milleti, askeri, polisi gurur kaynağı. Arkadaşlar askeri öldürdü haberleri
var ama o haberler yalanmış, herkesin dediğine inanmayın araştırın. Türk milleti
asla hiçbir şeyden haberi olmayan, tek suçu emre itaat etmek olan ve her daim
bizi koruyan askerlerimizi erlerimizi öldürmez.
TRT binasını
halkımızın kurtardığı görüntüleri izlerken o kadar çok gurur duydum ki Türk olduğum
için. O an mutlu oldum, onca acı habere iyi gelmişti. O sırada yaptıkları
konuşma da çok etkileyiciydi. Ama Meclis yolunda sivillere ateş açtılar
havadan. O görüntüler hayatım boyunca aklımdan silinmeyecek. O kadar çok kişi yaralandı
ki. Gözlerimizin önünde bir sürü insanımız öldü…
Sabah ezanından
sonra ortalık dinginleşti biraz. Sabah namazını bitirdim, yerde hala
yaşadığımız ve ülkemizin felaketten dönmesi dolayısıyla şükrederken bir anda
bomba sesi duydum, yer sarsıldı, o kadar şiddetliydi ki. Hayatım boyunca o anda
hissettiğim korkuyu unutmayacağım. Ölüm her an ensemizde ama hiç bu kadar
yakından hissetmemiştim. Çığlık attım, babam hemen koştu yanıma. Kalp atışlarım
hızlanmıştı, ellerim titriyordu, tüm vücudum halsizdi. Allah bir daha böyle bir
korku ve çaresizlik yaşatmasın…
Gece boyunca ezan ve
sela sesleri susmadı. Namaz vakti ve ölüm dışında okunurlarsa BİRLİK çağrısı
demekmiş. Tabi bazı insanlar din propagandası ile halkı kandırmak istenildiğini
(!) söylüyor. Keşke internetten ne anlama geldiğini araştırsalardı. Biz Türk’üz
ve elhamdülillah Müslümanız. Şu hayatta dinime, ülkeme, askerime, polisime ve
aileme kötü söz söylenilmesini asla hazmedemem!!!
Allah bir, ezan bir, vatan bir, bayrak bir. Bunları unutmayalım. Türkiye'mize ve bunlara sahip çıkıp ezdirmeyelim.
Dün gece de ailecek
ve dayımlarla biz de meydanlara indik. O anlarda Türk olduğum için tekrar gurur
duydum. Ellerde al bayrağımız, dillerde Allahuekber ve İstiklal Marşı,
yüreklerde vatan sevgisi… Bu yaşadığım anları da hiçbir zaman unutmayacağım. Al
bayraklarımız hiçbir zaman yere inmesin. Onun yeri temiz yüreklerimiz ve mavi
gökler…
Artık anlayın son
günlerde olanlar bizim birliğimizi dirliğimizi bozmak için. Bizi kendi
içimizden yaralayıp yok etmeye çalışıyorlar, onlara fırsat vermeyelim
arkadaşlar. Bu topraklarda yaşıyorsan Türk olduğunu kabul et. Sen bu vatanın
evladısın. Bu topraklar için kaç insanın kanı aktı. Bayrağıma renk veren bu
vatan için canını feda eden milletimiz. Bu topraklarda yaşıyorsan ihanet
edemezsin. İnsan hiç evine (Türkiye), ekmek yediği yere ihanet eder mi? Eğer
ihanet edersen namussuz, şerefsiz, hain olursun!!!
Türkler bir arada
kalırsa yedi düvel gelse deviremez. Bizden korkuyor dış güçler. O yüzden hep
bir olay, savaş çıkarma şeyleri var. O yüzden bizi yıkmak ve kendi aramızda
tartışırken onlar bizi yok etmek için fırsatları
olsun diye bomba patlatıyorlar, sözde darbe girişimi yapıyorlar. Türk’ün Türk’ten
başka dostu yoktur. Yüzümüze gülenler arkamızdan kuyumuzu kazar. Bunların kimler
olduğunu hepimiz biliyoruz.
Biz Türk’üz. Askerimiz
doğuda sınırımızı korumak uğruna her gün şehit olurken biz onları hor
göremeyiz. Asker ve polis kardeştir. Onlar bizimdir, canımızdır. Hain olanlara
asker diyemem onlar bu ülkenin üniformasını giyerek, tankını tüfeğini alarak bu
millete ateş açmıştır, onlar haindir, şerefsizdir, ama asla asker değildir. Gerçek
yüzleri ortaya çıktı. Ama kaç aile parçalandı? Kaç vatan evladı şehit oldu? Kaç
annenin yüreği yandı? Kaç baba canını kaybetti? Kaç çocuk yetim öksüz kaldı?
Bütün bunların cezasını ödeyecekler. Ama bu dünyada ama ahirette…
Ben siyaset yapmam yapmayı da sevmem. Bu yazının altına yorum atarsanız sakın siyaset yapmayın. Herkes gözünü
açsın. Bu olay siyaset değil, bu olay Türkiye’yi bölme girişimi. Son yıllarda
olan her olay onun içindi. Ama biz hala şu parti şunu dedi yaptı diye
eleştiriyoruz. Bu olayların arkasında büyük dış güçler var. Belki de bu yazıyı
gören bazıları sinirlenecek ama umrumda değil. Ben ülkem adına içimi döktüm. Gerçi
bu günlerde ne desek yanlış anlaşılıyor, herkes başka tarafa çekiyor. Kimseye güven
olmuyor. Herkesin başı sağ olsun. Şehitlerimize Allah rahmet etsin, ailelerine
sabır versin. Allah a emanet olun…
Sonuna kadar okuyana
teşekkür ederim. Normalde dediğim gibi böyle bir yazı yazmayacaktım. Nedenini açıkladım.
Bazıları ne kadar iyi şeyler yazsam da kötüye çekip tartışma oluşturabilir. Eğer
bunu yapacak varsa buraya kirli sözlerinizi yazmayın, isimlerle suçlama
yapmayın. Artık bunları ve haberde izlediğim görüntüleri midem kaldırmıyor. Fazlasıyla
yorgun hissediyorum kendimi. Güzel Türkiye’m bunları yaşadığı için çok üzgünüm.
En ufak bir şeyde gözlerim doluyor. Yani sadece vatanı ve şehitleri için
üzülenler yorum bıraksınlar dertleşelim. Ama tartışma çıkarmayın ne burada ne de
diğer sosyal medyalarda. O yorumları görmekten bıktım. Millet evlatlarını
kaybetti acısı var ama geri kalanlarda ortalık karıştı biz de konuşalım iyice
çorba olsun diye saçma sapan yorumlarla dolu sosyal medya. Herkes yorgun üzgün
zaten, şu günlerde içimizden bir şey gelmiyor. Sadece meydanlarda vatanımız
için coşkuluyuz. Ama eve girdiğimizde o hüzün geri geliyor…
-AMARİL-
Tarafsızca hepimizin içini en güzel şekilde dönmüşsün,eline yüreğine sağlık! Güzel,huzurlu günlere diyelim! ❤
YanıtlaSilİnşallah o günler de gelecek canım 💕 teşekkür ederim bu yazıyı yazınca demek istediklerimi dedim ve içim rahatladı. Zor günlerdeyiz ama geçecek!
SilBelkide söylemek istediklerimi en iyi şekilde anlatan. Okuduğum en icten yaziydi.
YanıtlaSilTesekkurler
SilYazmadan icim rahat etmedi. Ulkemiz cok zor gunlerden geciyor Allah yardimcimiz olsun...